Otonom Dronlarla Geleceğin Savaşı
Otonom dronlar, savaş alanındaki dinamikleri hızla değiştiriyor. Anduril’in yeni girişimi, jet gücü ve yapay zeka kullanarak üstünlük sağlamayı hedefliyor.
Palmer Luckey tarafından 2017’de kurulan Anduril, hacker kültürü ve Silikon Vadisi hızından ilham alarak savunma alanında yeni bir tür müteahhit olmayı taahhüt etti.
Şirketin en son ürünü olan Roadrunner adlı jet motorlu ve yapay zeka kontrollü savaş drone’u, özellikle geçtiğimiz yıl Ukrayna’daki çatışmalarda ucuz ve etkili intihar dronlarının kullanımının arttığı acı gerçeklikten ilham alıyor.
Anduril’in strateji müdürü Christian Brose, “Karşılaştığımız sorun, çok düşük maliyetli, yüksek miktarlı, giderek daha sofistike ve gelişmiş hava tehdidiydi” diyor.
Bu tür hava tehditleri, Ukrayna ve Rus güçlerini ucuz insansız hava araçlarını kullanarak hedeflere saldırmaya yönlendiren bir silahlanma yarışına neden oldu. Anduril’e göre, Roadrunner, yüksek hızlarda çalışabilen, dikey kalkış ve iniş yapabilen, modüler, çift jetli bir uçaktır. Sistemi otonom olarak dolaşarak dronları ve füzeleri hedef almak üzere tasarlanmıştır.
Brose, sistemin yüksek derecede otonom çalışabildiğini ve yazılımın yeni yetenekler eklenerek güncellenebileceğini belirtiyor. Ancak sistem, ölümcül güç kullanımına ilişkin kararları alacak bir insan operatör gerektirir. Brose, “Temel inancımız, tehdidin tanımlanması ve sınıflandırılmasında insan unsurunun olması ve her eylemde insan sorumluluğunun bulunması gerektiğidir” diyor.
Uzmanlara göre, Roadrunner, özellikle Ukrayna’daki İran yapımı Shahed insansız hava araçlarına karşı etkili bir şekilde kullanılabilir. Her iki tarafta da insansız hava araçlarının yaygın olarak kullanıldığı Ukrayna’daki çatışmada, bu tür teknolojilerin gelecekteki askeri stratejileri belirleyebileceği düşünülüyor.
Bu gelişmelerle birlikte, yapay zeka ve otonominin askeri operasyonlarda ne kadar etkili olabileceği konusundaki endişeler de artıyor. ABD Savunma Bakanlığı, Pentagon, yapay zekanın askeri teknolojide oyun değiştirici bir rol oynayabileceğini kabul ederek bu alana yatırım yapmaya çalışıyor. Ancak ölümcül otonom silahların kontrolü ve kullanımı konusundaki belirsizlikler devam ediyor.
Bilim ve teknolojinin savunma alanındaki rolü giderek artarken, bu teknolojilerin sivil ve askeri alanlarda nasıl kullanılacağına dair düzenlemelerin ve standartların oluşturulması da önem kazanıyor.
